Alanyaspor yenilgisinin yarattığı travma, oyuncular kadar Trabzonspor teknik direktörü Ablullah Avcı’yı da etkilemiş belli ki. Deneyimli çalıştırıcı dün akşam Karagümrük sınavına radikal sayılabilecek bazı değişikliklerle başladı. Son haftaların formsuz isimlerinden biri olan kaleci Uğurcan’ın sakatlığı gerekçesiyle korumaya alınmasını, Fenerbahçe sınavı öncesi isabetli bir mola ve moral yüklemesi olarak değerlendiriyorum.
Onuachu’nun yokluğunda Avcı’nın vazgeçilmezi olan Enis Destan kulübede, Afrika kupasından döndükten sonra lige ısınmaya başlayan Pepe ise ilk kez santrafor pozisyonunda idi. Berat bu defa savunmanın hemen önünde oyun kurucu görevini üstlendi. Israrla tekrarlıyorum, pas hataları hocası nezdinde sinir bozucu oluyor.
Ortaya çıkan farklı skoru teknik direktör tercihlerinin sağladığı düşünülebilir. Saygı duyarım. Ancak gerçeği konuşmak gerekirse, böyle bir rakip karşısında gol yemek bile eleştiri konusudur. Abdullah hocanın dikkatinden kaçmış olamaz son iki karşılaşmadaki bu zafiyet.
Karagümrük kümede kalmak isteyen bir takım. Trabzon gibi zorlu bir deplasmanda tedbirli oynamasına sözüm yok. Fakat maçın hemen başında öne geçtikten sonra sadece skoru korumaya kalkması garipti. Trabzonspor karşısında 75 dakika direnmeye çalışmanın bedeli olacaktı elbette. Ancak yediği iki goldeki talihsizlik bir futbol izleyicisi olarak üzdü beni. Biraschi’yi maçın değil, sezonun en şanssız futbolcusu ilan ediyorum şimdiden. Önce Bardhi’nin ceza alanı dışından attığı şutta top ayağına çarptı ve kalecisini yanılttı. Sonra Visca’nın ortasında meşin yuvarlak rakibe gitmesin diye yaptığı müdahale ile kendi ağlarını havalandırdı.
Evet bu pozisyonların dışında Trabzonspor sayısız fırsat buldu. Ancak skoru değiştirecek son vuruşlarda etkisizdi. Visca, Pepe, Trezeguet ve Eren, ya kaleci ya direk engeline takıldı. Lakin ilk yarım saatte işin rengi belli olmuştu. Boksta sıklet farkı vardır ya, bu maçta da iki takım arasında dağlar kadar fark vardı. Karagümrük’ün hocası Şota yıllarca yaşadığı kentin futbol karakterini ve atmosferini bilmiyor olamaz. Oyuncu grubundaki başı bozukluğuna dur demek ve disiplini sağlamak önemlidir ama, bu girişim hezimete zemin hazırlıyorsa, durup düşüneceksin.
Gelelim Trabzonspor cephesine. Abdullah Avcı ve öğrencileri açısından değerli bir galibiyet oldu. Alanyaspor maçının sebep olduğu hasarı gidermek ve öz güveni sağlamak adına önemliydi. Başardılar, rahatladılar.
Hocanın başka kazançları da vardı. Örneğin gözden çıkarılan ve bir dönem kadro dışı bırakılan Umut Bozok’un çok kısa bir süre almasına rağmen golle geri dönmesi. Kimse iki sezon önce Kasımpaşaspor’daki krallık unvanından sonra Trabzon’da kabus dolu günler taşıyan Umut’un yeteneksiz bir forvet olduğunu iddia edemez. Kendi hatalarının yanında, ona bakış açısını tartışacağımız hocaları vardı. Umut’un bu maçla birlikte Trabzonspor’un hücum hattında güçlü bir alternatif haline geleceğine inanıyorum.
Ve Pepe. Alışık değildik oynadığı pozisyona. Ama Avcı’yı yanıltmadı. Bu denemenin Karagümrükspor maçına denk gelmesi işini kolaylaştırdı ve her şey lehine gelişti. Hem attı, hem attırdı. Trezeguet Afrika kupasından hızlı bir dönüş yapmış, ancak Alanyaspor maçında sessiz kalmıştı. Severiz “acaba” diye sorgulamayı. Mısırlı futbolcunun bu sezon olağanüstü bir çaba gösterdiğini ve ligin ikinci yarısına damga vuracağını söyleyebilirim.
Son olarak şunun altını çizmek isterim; Trabzonspor kupa yarı finalindeki rakibini dün akşamki müsabakanın sonucuna göre değerlendirmemeli. Bu çok büyük kayıplara ve pişmanlıklara yol açabilir.
Bir yanıt bırakın