31 Mart 2024 yerel seçimleri tıpkı daha öncekiler gibi ortaya çıkardığı sonuçlarla partilere birçok ders vererek sona erdi. İktidar ve muhalefet liderlerinin seçim akşamından bu yana yaptığı açıklamalar da, mesajın büyük bir olgunlukla alındığını ve kabul edildiğini gösteriyor.
61 milyon 430 bin 934 kayıtlı seçmene karşın, 31 Mart’ta, 48 milyon 256 bin 541 seçmen oy kullandı. 13 milyon 174 bin 817 seçmen sandığa gitmemeyi tercih ederek mesajını verdi. Katılım oranı son 20 yılın en düşüğü oldu. Genel seçimdeki hayal kırıklığını yerel seçime yansıtması beklenen muhalefet seçmeni, deyim yerindeyse sağ gösterip sol vurdu. Muhalefet seçmeni sandığa gitmekle kalmadı, sandıkta birleşerek sonuç üretti. İktidar seçmeninin ise bir kısmı sandığa gitmeyerek, bir kısmı da oyunun rengi ile mesajını vermeyi tercih etti.
2 milyon 210 bin 16 oy da geçersiz sayıldı. Yani yaklaşık Gaziantep, Konya ya da Kocaeli’nin nüfusu kadar oy kullanılmamış. Bu kadar geçersiz oy bir protestonun mu göstergesi yoksa başka nedenleri mi var, onu anlamak için araştırılması gerekiyor.
Seçim günü bir kaç yerdeki şiddet içeren olay dışında, sakin geçti. Sandık başlarından renkli görüntüler geldi, geçmiş seçimlerin çetrefilli tartışmalarınının bu seçimde esamesi okunmadı. Bu tabloyu adayların ve liderlerin daha o akşam verdikleri sağ duyulu, sakin, birleştirici mesajlar daha da besledi. Mağlubiyetten mahzunluk, kazançtan kibir yansımadı.
AK Parti, 21 yıl sonunda ilk kez ikinci parti oldu. İttifak ortağı MHP de bir kısım seçmenini kaybetmiş görünüyor. Bu tabloda ağırlıklı olarak ekonomik koşulların etkili olduğu düşünülse de, etki eden diğer faktörleri partiler ayrıntılı iç değerlendirmeleri ile ortaya koyacak. “Özeleştirimizi cesaretle yapacağız” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha o akşamdan, erken seçime kapıyı kapattı, “Milletle inatlaşmaktan, milli iradeye rağmen hareket etmekten, milletin takdirini sorgulamaktan, bugüne kadar olduğu gibi, yine uzak duracağız” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ertesi gün, ittifak ortağını verdiği mesajlarla destekledi. Bahçeli, “Sanki iktidar değişikliği olmuş gibi dedikodu çıkaran, erken seçim yaygarası koparan, bu kapsamda akıl tutulması yaşayan çevrelerin şuursuzca hareket etmesi tek kelimeyle aymazlık ve ahlaki çarpıklıktır. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi görevinin başındadır” ifadesini kullandı.
10 ay önce ekonomide zorluğa, şiddeti 7 üzerindeki ikiz depremlerin ortaya çıkardığı tahribata rağmen genel seçimde tercihini Cumhur İttifakı’ndan yana kullanan seçmen, bu sefer CHP’ye kredi açtı. Genel seçimde 6 partinin verdiği birlik görüntüsünü sahici bulmayan seçmen, ittifak dağıldıktan sonra sandıkta buluşmayı tercih etti. 6’lı masanın tek kazananı CHP oldu. İYİ Parti tercihinin bedelini ağır ödedi, masanın geri kalanlarının henüz sesi soluğu pek çıkmıyor.
Seçim kampanyası döneminde ortaya çıkan tablo erken seçime kapı aralarsa onu sonuna kadar ittirebileceğini belirten CHP Genel Başkanı Özgür Özel, seçim sonrasında erken seçimin CHP’nin de gündeminde olmadığını söyledi. “Ben fırsatçılık yapmıyorum” vurgulamasını yapan Özel, “Erken seçim olacaksa buna yine halk karar verecek. Ben bir erken seçim çağrısı yapmıyorum. Bana güvenip oy veren AK Parti ve MHP’li emekliler var. Onlar genel seçim olsaydı belki oy vermeyecekti. Onlara şu teminatı verdim: Bu bir yerel seçim” dedi.
2014 yılındaki yerel seçimlerden bu yana ortalama 2 yılda bir sandık başına giden Türkiye seçmeni artık seçim yorgunu. Son gücüyle sandıktan çıkardığı renk paleti ile mesajını verdi: Önce ekonomi. Geriye o mesajın doğru okunarak gereğinin yapılması kaldı.
Bir yanıt bırakın