Teniste ülke çapına yayılan turnuvaların sayısı her geçen gün artıyor. Son olarak geçtiğimiz günlerde start alan Harput Cup ile, Elazığ da ilk ulusal tenis turnuvasına kavuştu. Ülkenin dört bir yanından gelen 115 sporcunun katıldığı organizasyon, dört gün boyunca bölgede tenis coşkusunu yaşatıyor. Elazığ’da bugünlere damgasını vuran tenis heyecanını Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, şu sözlerle anlattı: “Heyecan yaratıp il il dolaşıyoruz. Gelen sporcular Harput’u öğrenerek dönüyorlar. Muhtar da heyetini toplayarak geldi, herkes biz de nasıl oynayabiliriz çabasında… Halk güzel bir şey olduğunu anlayınca paylaşımcı, katılımcı bir şeye dönüşüyor. Şimdi hemen yeni bir turnuva daha istiyorlar.”
“TENİS HAYATA KATKI”
Tenisi yaymak kadar organizasyonun farklı artılarına da işaret eden Cengiz Durmuş şöyle devam ediyor: “Turnuvaların yapıldığı yerlerin tanıtımına da katkı yapıyoruz… Dört bin yıllık kültürü olan Harput’un bilinirliliğini sağlıyoruz. Kupa bir tane ama tenis oynayan herkes hayatına çok büyük katkılar sunuyor. Tenisin toplum üzerindeki pozitif etkisini sağlayabilmek açısından önemli. ‘Sporu tabana yayıyoruz’ söylemi çerçevesinde örtüşen bir görüntü oluyor.”
Her bir turnuvada daha çok ilerleme kaydettiklerini dile getiren TTF Başkanı, kişisel gelişim konusunda da bu sporun bireylere katkısını önemsediklerinin altını çiziyor: “Gençlerimizin kişisel gelişime, sosyal iletişime, hak-hukuk-adalet anlayışına uygun gençler olarak da kortun içinde turnuva yaparak onu da geliştirmeye başlayacağız. Her turnuvamızda çok daha büyüdüğümüzü, çok daha iyi sporculara ulaştığımızı görebiliyoruz. Herkesin kendini bulabildiği bir iş yapmak zorunda olduğumuzu her zaman söylüyoruz. Tenisin hedefine ulaşabilmesi için 85 milyon insanın kendini içinde bulabileceği projeler yapmamız gerekiyor.”
“HER YERDE AYNI SİSTEM”
Ülke çapında son dönemde düzenlenen turnuvalara bakıldığında, doğu illerine ağırlık verildiği görülüyor. Bu durumun sebebini kendisine sorduğumuz Cengiz Durmuş şöyle yanıtlıyor: “Vücudunuzun bir tarafı güçlü bir tarafı zayıf olursa hızlı koşamazsınız. Türkiye’nin teniste birlikte güçlenmesi gerekiyor. Bunun için aynı sistemin olması lazım her yerde. Genç nüfusun en yoğun olduğu yer doğu bölgeleri. O bölgede yerel yöneticilerimizin de buna yönelik çok talebi var. Ailelerin çocuklarının sosyal olabilmesi için mülki idarelere talebi var. biz de bunu karşılayabilince herkes için faydalı bir sonuç ortaya çıkıyor.”
Ulusal olduğu kadar uluslararası turnuvalarda da yoğun bir takvim var. Antalya’nın başı çektiği bu takvimde organizasyon çeşitliliği de artmakta. Cengiz Durmuş’a göre bu durum, ekonomik, sportif ve turistik olmak üzere bir çok açıdan faydası olan sonuçları doğuruyor. İyi tenisçilerin ülkeye gelmesinin, zamanla burada yetişecek iyi raketlerin de dünyaya açılmasını beraberinde getireceğine yönelik inancını şu sözlerle aktarıyor:
“Dünyanın en iyileri buraya geldikçe bizim sporcularımızın başarısı da artıyor. En iyilerle oynama fırsatı bulunca kendi tecrübesi artıyor. Her kategoride çok fazla turnuva yapar olduk. Carlos Alcaraz üç sene önce Antalya’da final oynamıştı, şimdi dünya bir numarası oldu. O zaman kendisiyle oynayan çocuklar, şimdi ben de yapabilirim hissine kapılıyor.”
Cengiz Durmuş şöyle devam ediyor: “Teniste bir numaralı kıta Avrupa. U14 Avrupa ikincisi olduk. İspanya’yı, Çek Cumhuriyeti’ni yendiler gençlerimiz. Finalde iki gün önce yendiğimiz Fransa’ya yenilerek ikinci olduk. Avrupa şampiyonu da olabilirdik. Avrupa ve dünyanın ilk üçünde olabiliriz diye düşünüyorum teniste genel olarak. Bu bir hayal değil, bunu yapabiliriz. Yurt dışında akademiler bizimle görüşüp bazı genç raketlerimzi akademilerine katmak istiyorlar. Gelecekte çocuklarımız çok başarılı olacak bir kez zirveye çıkınca bir daha inmeyecekler.”
“SPORCU SADECE PUANA ODAKLANMALI”
Genç tenisçilere her geçen gün daha çok özel firma desteklerini açıklarken, TTF Başkanı da bireysel sponsorluklar konusuna olumlu yaklaştığını belirtiyor. Durmuş “Sporcu kortta o puandan başka hiç bir şey düşünmemesi gerekir. Ailesine yük binerse, kaybedeceğim parayla aileme yük olacağım korkusu yaşayabilir. Sporcu ben iyiyim ki sponsorum var, para kazanıyorum aileme yük olmuyorum duygusu açısından bireysel sponsorlukları çok anlamlı buluyorum” diyor.
“FRANSA’DA BİR KUSUR BULAMADIM”
Grand slam turnuvalarına temsilcilerimizin katılıyor olmaları Cengiz Durmuş açısından çok önemli. Cengiz Durmuş, “Genç sporcularımızın bu turnuvalarda oynuyor olmaları çok sevindirici” diyerek, ardından bizzat bulunduğu Paris’teki Roland Garros ve Londra’daki Wimbledon tenis turnuvalarıyla ilgili gözlemlerini aktarıyor. Köklü turnuvalardaki organizasyonel beceriden etkilendiğini itiraf eden Cengiz Durmuş şunları söylüyor: “Hem Fransa hem İngiltere’de tüm tesisleri, kortları gezdim. Özellikle Fransa’da bir kusur aradım, organizasyonel açıdan ama bulamadım. Restoran, transfer, hakem, çevre düzenlemesinden, görevlilerin ortak hareketinden, ball boy’lara kadar… Roland Garros’ta bir kusur bulamadım. Maçlardan ziyade organizasyonların işleyiş biçimine bakıp hep arka tarafını görmeye çalıştım. Bazen set bitince en son atılan puanı da görmediğim oldu o yüzden. Bilgiye önem veririz biz. Bizden iyileri örnek almasını elbet biliriz, ama bizim de kendi modelimizi oluşturmamız gerekir. Her yerin kendisine has özellikleri vardır.”
FAVORİ LOKASYON
Uluslararası turnuvaların favori lokasyonlarından biri haline gelindiğini belirten TTF Başkanı Durmuş, “Bir çok sporcu turnuvaların burada yapılması için ITF’e talepte bulunuyor” dedi.
ITF World Tennis Masters şampiyonalarına Türkiye’nin ev sahipliği yapacak olmasının öneminden bahseden Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, bunun duyulan güvenden kaynaklandığını söylüyor. Durmuş bu durumu şöyle anlatıyor:
“Ülkemizin dünya şampiyonası için iki sene üst üste tercih edilmesinden dolayı son derece memnuniyet duyuyoruz. Avrupa’da en iyi gelişim gösteren ülke seçilmemiz çok önemliydi. Tenis ülkesi olarak kabul ediliyoruz. Yurt dışında gittiğimiz toplantılarda bunu görebiliyoruz. ITF, oralarda tüm dünyada en çok ilgi gören ülke olduğumuz biliniyor. Çok iyi tesislerimiz var, çok iyi turistik mekanlarımız var. Antalya’da yüzleri bulan kortlarımız var. Çok iyi organizasyonlar burada yapabildiğimiz için tekrar gelmek istiyorlar”. Türkiye’nin sporcuların favori lokasyonlarından biri olduğunu belirterek şöyle devam ediyor: “Bir çok sporcunun burada yeniden turnuva yapılması için talepte bulunduğu ITF tarafından bize iletildi. Davis Cup 4. Grup’un bizimle alakası yok. 8-10 ülke ITF’e Türkiye diye bildirince burada oynanacak. Böylece oteller kazanıyor, ülkenin tanıtımı için fırsat sunuyor, ev sahibi olunduğu ITF’den maddi destek alınıyor. ITF mutlu olduğu için gözü kapalı bize veriyor organizasyonu.”
TENİSİN KALBİ ANKARA’DA ATACAK
Türkiye Tenis Federasyonu tarafından Ankara’da 83 dönümlük araziye dev bir tesis inşa ediliyor. Federasyonun idari binasının da yer alacağı dev komplekste toprak ve sert zemine sahip bir çok tenis kortu yer alacak. Sert zemine sahip bir adet büyük merkez kortun da bulunacağı tesiste uluslararası bir turnuva düzenlenmesi de planlanıyor. Kamp eğitim merkezi özelliğini de içerisinde barındıracak yerleşkenin inşaat çalışmaları sürerken, sonbahar aylarında açılışının yapılması planlanıyor.
Bir yanıt bırakın