13 TL eksik su faturası için öldürüldü: Kızım, babasını hiç hatırlamayacak

Olay, 9 Mayıs günü saat 20.30 sıralarında, Meram ilçesi Kovanağzı Mahallesi Yaz Sokak’ta, 2 katlı müstakil evin bahçesinde meydana geldi. Kaynak ustası Hüseyin Mahir (31), annesi Fatma Mahir’in, spor salonunda güvenlik görevlisi olarak çalışan kiracısı Mevlüt Kapan (35) ile sayacı ortak olan su faturasının kendisine düşen bölümünü, 13 TL eksik ödediği iddiasıyla tartıştı.

Tartışmadan 2 gün sonra Hüseyin Mahir, evinin balkonundan Kapan ve onun arkadaşı Mehmet Ali Gürler’e tüfekle ateş etti. Kapan karnından, Gürler ise elinden yaralandı. Hastaneye kaldırılan yaralılardan Kapan kurtarılamadı. Olayın ardından gözaltına alınan Hüseyin Mahir, tutuklandı.

29 YIL 6 AY HAPİS CEZASI

Hüseyin Mahir hakkında Konya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davanın geçen hafta görülen son duruşmasında mütalaasını veren savcı. faturanın eksik ödenmesi nedeniyle Hüseyin Mahir ve Mevlüt Kapan arasında tartışma yaşandığı, bu nedenle Mahir’in, Kapan’ı karnından vurarak ölümüne neden olduğunu söyledi. Savcı, Hüseyin Mahir hakkında Kapan’ı öldürmek suçundan müebbet hapis cezası istedi. Mütalaada Mehmet Ali Gürler’in yaralanmasıyla ilgili de ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 15 yıla kadar ayrıca hapis cezası talep edildi.

Mahkeme heyeti Hüseyin Mahir’e, Mevlüt Kapan’ı ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası verdi. Suçun haksız tahrik altında işlendiğine kanaat getiren heyet, cezayı 18 yıla indirdi. Sanık, Mehmet Ali Gürler’in yaralanmasıyla ilgili de ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 11,5 yıl hapse çarptırıldı.

‘KİMSEYİ YAKLAŞTIRMADI’

Mevlüt Kapan’ın eşi Havvanur Kapan, Hüseyin Mahir’in, eşine kimsenin müdahale etmesine izin vermediğini söyleyerek, “Daha önce tartışmadılar, o gün ilk tartışmaları oldu. Daha önce de sadece konuşma oldu. Ben silah sesini duydum, ikinci ses geldi. Sonra eşimin yerde yattığını gördüm. Hemen gittim yanına ‘bana hakkını helal et’ dedi. Hemen sağlık görevlilerini aradım. Sanık kimseyi yaklaştırmıyordu, sürekli onun sesi geliyordu, ‘yaklaşmayın sizi de vururum’ diyordu. Polisler gelmeden önce Mehmet Ali ağabey yaklaşmaya çalıştı ona da ‘çık dışarıya seni de vururum’ dedi. Polisler geldikten sonra herkes eşimin etrafında birikti ama iş işten geçmişti” dedi.

‘ÇOCUKLARIMA BABALARININ ÖLDÜĞÜNÜ SÖYLEYEMEDİM’

Hüseyin Mahir’in ömür boyu hapisten çıkmamasını istediğini söyleyen Havvanur Kapan, “Müebbet olsa bile benim için yeterli olmazdı. Resmen pusu, bir karşılaşma yok. Benim istediğim ömür boyu çıkmasın. Benim eşim çok iyi bir babaydı. Çocuklarına hiç kıyamazdı. Asgari ücret alıyordu ama kimseye muhtaç etmemek için elinden geleni yapardı, ek işe giderdi. Ben ilk 4-5 gün çocuklarıma babalarının öldüğünü söyleyemedim, babanız hastanede yatıyor dedim. Yani benim çocuklarıma bunu yaşatan kişi ömür boyu çıkmasın içerden. Eşim öldükten 5 gün sonra çocuklarımı babasının mezarına götürdüm. ‘Anne bu kim’ diye bana sordular, ben ilk başta ‘dedeniz’ dedim. Sonra oğlum sorduğunda babaları olduğunu söyledim. ‘Annecim doktorlar babanızı kurtaramamış’ dedim. Benim çocuklarım orada yağmur gibi yaş döktüler. Bunun cezası bu olamaz yani. Benim kızım babasını hiç hatırlamayacak. En ağır şekilde cezalandırılsın istiyorum. Hiç mi vicdan azabı yok, gözlerini kapattığında hiç mi gözünün önüne gelmiyor?” dedi.

‘EV ARIYORDU’

Serçe parmağından yaralanan Mehmet Ali Gürler ise olay anını şöyle anlattı: “Biz kendisiyle iş çıkışı kapının önünde sohbet ediyorduk. Rahmetli olaydan 3 ay öncesine kadar ev arıyordu. ‘Bunlar benim başımı belaya sokacak, bana acil ev lazım’ demişti. Ne olduğunu sordum, bana su faturası yüzünden tartıştıklarını söyledi. Sonra biz ayrıldık, arkasında ben motoru alırken silah sesi geldi. Mevlüt’ün yerde olduğunu gördüm. Ben motoru bırakıp Mevlüt’ün yanına giderken, ‘yaklaşma sana da sıkarım’ dedi ve bana da ateş etti. Ateş ettikten sonra ben motorun yanına yere eğildim, eğilmememle birlikte mermi benim parmağımı sıyırdı. Sonra ‘defolun gidin buradan kimse yaklaşmasın burada ölecek’ diye bağırmaya başladı. Olay günü kendisiyle hiçbir diyalogumuz olmadı. Kendisi balkonda bekliyormuş, biz görmedik. Sonra cam açılma sesi duyduk annesinin sesi geldi. ‘Öldür’ diye bir ses duyduk. Sonrasında silah sesi geldi zaten” diye konuştu.

‘ADALET BEKLİYORUZ’

Havvanur Kapan ve Mehmet Ali Gürler’in avukatı Tarık Korkmaz da “Sanık, 18 yıl ve 11 yıl 6 ay kasten adam öldürme ve kasten adam öldürmeye teşebbüs suçundan ceza aldı. İtiraz edeceğiz. Haksız tahrik indirimi uygulandı, yasal nedenleri olmadığı halde. Şu an hukuki süreç devam ediyor. Haklarımızı kullanacağız, istinaf mahkemesine başvuracağız. Adalet bekliyoruz açıkçası, müebbet hapis cezası bekliyoruz. Hatta biz tasarlama kastı olduğunu da düşünüyoruz. Bu nedenle istinaf başvurusunu yapacağız artık istinaf mahkemesinden karar ne çıkarsa daha sonrasında da Yargıtay” dedi.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*